Çeşmeönü Cihangir: İki memleketin hikayeleri
'Çeşmeönü Cihangir Nazan Alkan'ın 1950'li yıllara uzanan anılarını ve gözlemlerini hikayeleştirerek anlattığı yazılarından oluşuyor.
Kitabın içinden iki kent geçiyor. Bu kentler Ordu ve İstanbul. Bu iki kent içindeyse iki ana mekân öne çıkıyor. Bunlar da Ordu'daki bir sahil yerleşimi olan Çeşmeönü ve İstanbul'un kalbindeki Cihangir semti.
Alkan için hayatında iki memleket var denebilir. Kitap da bir anlamıyla iki memleketin hikayeleri olarak tarif edilebilir.
Alkan ilk gençlik yıllarından itibaren hep yazmış ve yazdıklarını da bir kenarda saklamış. Kitap da bu yazıları bir araya getirmiş. Zamanın ruhunu korumak için yazılar defterlerden alınıp bilgisayar ortamına aktarılırken onlara fazla müdahale yapılmamış.
Kitabın bir bölümü kişisel hikayelerden oluşuyor. Bu hikayelerde Alkan'ı etkilemiş bazı karakterler var. Genç yaşlı; hayatta olan olmayan; İstanbul'dan ve Ordu'dan insanlar.
Hikayelerin diğer bölümünde ise toplum kent hayatı ve doğa bulunuyor. Örneğin 1960'lardaki bir gecekondu yıkımını anlatan 'Buldozerler ve Gecekondu Halkı' Karadenizli yoksul köylülerin denizden yakacak toplamalarını anlatan 'Kargalak' Cihangir semtinin betonlaştırılmasını anlatan 'Benim Cihangirim' böyle yazılar.
Çocuklar da Alkan'ın hikayelerinde önemli bir yere sahip. Hemşirelik eğitimi alan Alkan yıllarca hem profesyonel yaşamında çocukların eğitimi ile ilgili çalışmış hem de gönüllü olarak çocuklarla ilgili birçok projede yer almış. Kitap da zaten dünya çocuklarına ithaf edilmiş.
Yazılara Alkan'ın ilk gençlik yıllarından beri çektiği fotoğraflar eşlik ediyor. Karşınıza örneğin 1950'lerden fındık işçilerinin 1960'lardan gecekondu çocuklarının 1970'lerden Ordu sahillerinin 1980'lerden Cihangir'in fotoğrafları çıkabiliyor.
Fotoğraflar hem hikayelerin gücünü zenginleştiriyor hem de okurdaki zaman algısını pekiştiriyor. Bir yanıyla hafıza kaydı da tutmuş oluyor.
Alkan'ın sade ve ılık ılık akan bir üslubu var. Kitap bu yönüyle deyim yerindeyse bir çırpıda okunabiliyor.
'Çeşmeönü Cihangir' okuru iki farklı kent arasında ve yarım asırdan daha uzun bir süre zarfında uzanan içinden insanlar kentler ve doğa geçen bir seyahate davet ediyor.