Nübüvvet silsilesinin son halkası Hz. Muhammed (sas) ile tamamlanmıştır. Allah Resulü'nün (sas) mirasına sahip çıkan âlimler; İslâm'ı farklı dil renk ve kültürlere sahip toplumlara anlatma gayretinde olmuştur. İlmi fikri siyasî askerî vb. alanlarda İslâm dinine farklı açılardan hizmet eden bu şahsiyetler büyük ve kutlu mirasın günümüze ulaşmasında ve İslâm medeniyetinin oluşmasında büyük rol oynamışlardır. Her birinin hayatı farklı bir örneklik teşkil eden yaşadıkları asrın öncüleri ve Peygamber vârisleri olan bu Şahsiyetlerin sayısı binleri aşmaktadır. Hepsini ayrı ayrı tanıtmak mümkün olmadığından bu şahsiyetlerin okuyucu ile buluşmasının bir başlangıcı olması niyetiyle aralarından seçilen 100 öncüyü anlatan Nebevi Vârisler Projesi hayata geçirilmiştir.
Nebevi Vâris olarak seçilen isimlerden biri de İskilipli Mehmet Atif Efendi'dir. İskilip'in bağrından koparak İstanbul'a ilim tahsili için gelen ve müderrislik mesleğinin hakkını vererek öğrendiklerini diğer insanlara aktarmak için canla başla çabalayan Âtif Efendi kendisinden sonra gelen nesillere de seslenen birisidir. Feraset sahibi ilmiyle âmil ve ilmin gelişmesi için gayretli bir müderris olarak da bilinir. Atif Efendi hakikate ulaşmak için yüzümüzün Batı'ya değil Hz. Peygamber'e dönülmesi gerektiğine inanır. Bununla birlikte Batı'nın fenninin ve tekniğinin alınmasına da taraftardır. Allah'ın hükümlerine ve Resûlullah'ın sünnetine sımsıkı tabii olunursa Müslümanların aşamayacağı hiçbir engelin olmadığına tüm kalbiyle inanır.