Libya 2015'den bu yana bir yanda uluslararası meşruiyete sahip Ulusal Mutabakat Hükümeti diğer yanda ise eski bir asker olan Halife Hafter'e bağlı güçler arasında belirli aralıklarla devam eden yeni bir iç savaş ve bölünmüş bir siyasi/askeri yapı ile yüzleşmek durumunda kalmıştır. Yaklaşık 12 yıldır devam eden siyasi istikrarsızlık ve güvensizlik sarmalı Libya'nın geleceğine dair net bir tablonun şekillenmesini engellemektedir. Bir Kuzey Afrika ülkesi olan Libya bulunduğu coğrafi konum sahip olduğu zengin ve kaliteli hidrokarbon kaynakları ve Sahra altı Afrika'dan Akdeniz kanalıyla Avrupa'ya geçiş güzergâhında olması gibi özellikleriyle jeostratejik açıdan son derece önemli bir ülkedir. Son dönemlerde Doğu Akdeniz jeopolitiğinde yaşanan önemli kırılmalar Libya'nın önemini daha da artırmıştır. Bir Kuzey Afrika ülkesi olmasının yanında Orta Doğu Sahra Altı Afrika ve Geniş Akdeniz Havzası üçgeninin tam merkezinde yer alması Libya'yı bölgesel ve küresel gündemin önemli aktörlerinden biri haline getirmektedir. Çok sayıda bölgesel ve küresel aktörün Libya krizine farklı nedenlerle müdahil oldukları ve Libya üzerinden jeopolitik bir güç mücadelesine giriştikleri söylenebilir. Libya'da hüküm süren güvensizlik ve belirsizlik ortamı Libya'nın güvenliğinin yanı sıra Türkiye'nin ulusal güvenliği ve bölgesel güvenlik bakımından da önemli bir tehdit kaynağı oluşturur hale gelmiştir. Tarihi ikili ilişkiler ve bölgesel dengeler bağlamında Türkiye için önemli bir ülke olan Libya bugün itibarıyla Türk dış politikası ve Türkiye'nin ulusal güvenlik öncelikleri bakımından fazlasıyla önem arz etmektedir. Bu çalışma farklı coğrafi bölgelerin kesişim noktasında yer alan ve birçok bakımdan önem arz eden bir ülke olarak Libya'nın ve Türkiye-Libya ilişkilerinin farklı yönleriyle daha iyi anlaşılabilmesi noktasından hareketle ilgili literatüre katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.