Misal gözlerini daha da çekici hale getiren kirpiklerin öyle uzun kalın ve kusursuz ki yüreğimin her köşesindeki hüznü derdi ve kederi süpürebilir. Sesin ise karşılıksız bir iyilik gibi öyle ışıl ışıl ki apaydınlık gökyüzüne benziyor ve ben bu aydınlığa tek bir ay dahi yükseltmeye kıyamıyorum. Hele o hep şikâyet ettiğin kral mezarlarının yakıştığı tümülüslere benzeyen yanakların insana ölmeyi arzulatıyor. Burnun çenen alnın Terracota askerleri gibi dizilmiş olan fedakârlık beyazı dişlerin her defasında en ağır günahı bağışlar gibi güçlü gülüşlerin... Ya sağ köprücük kemiğinin tam ortasına bağdaş kuran gözlerinin rengindeki bene ne demeli... Parmakların uzanıp en taze inciri dalından bir çırpıda koparacak kadar uzun ve narin avuçların ise henüz çiçek toplamış kadar güzel kokuyor.