İnsanın doğup büyüdüğü ya da uzun müddet yaşadığı yerin gurbette ortaya çıkan şeklidir sıla. Bu sebeple o gurbetin zıddı ve karşı kıyısıdır; aşılmaz dağların geçilmez çöllerin ardında kalan mütemadiyen uzayan yılankavi kıvrılan yolların ucunda duran ve daima özlenen memlekettir o. Sıla gurbetteki insanın hamurunun karıldığı mayasının çalındığı; gözlerini dünyaya bilincini evrene açtığı toprakların adıdır. O insanın zihin haritasının ilk çizildiği yer şahsiyetini şekillendiren ya da temellendiren çevredir. O genellikle insanın çocukluğu ilk gençliği yani karakterinin anavatanıdır..Kitabın birinci bölümünde âşığın sılasıyla ilgili yazdığı şiirlere yer verilmiştir bağlamıyla birlikte. İkinci bölümündeyse onun doğup büyüdüğü yerdeki kimi olay ve durumları bazı sîmâlarla ilgili anı gözlem ve bilgilerini onlardan bazıları hakkında yazdığı şiirleri bulmak mümkündür.Yazdıkları hafızalarda duran ya da zamanla hafızalardan da yitip giden/gidecek olan kimi unsurların kaydedilmesini ve koruma altına alınmasını sağlayacak ve bu da geçmişle olan bağların kuvvetlendirilmesine yardım edecektir. Kitapta yazılanlar her ne kadar daha çok olay durum ve insan ağırlıklı odaklı ve didaktik mahiyette olsa da fikir ve teferruatı daha az içerse de Anadolu köylüsünün çile sabır ve metanet dolu hayatına belli bir dönemine bazı bakımlardan ışık tutması dolayısıyla önemlidir. Onun yazdıkları sosyo-kültürel yapı sözlü tarih aile tarihi sosyo-ekonomik yapı vb. bakımlarından kayda değer veriler içermektedir. Bu açıdan bakıldığında onun yazdıklarının bazı bilim dalları (özellikle halkbilimi sosyoloji ve dilbilim) açısından kaynak niteliğinde olduğu söylenebilir. Ayrıca onun bu yazdıkları bir köy için belki de ilk defa yapılmaktadır ve örneklik teşkil etmektedir.