Eski İstanbul'un nevi şahsına münhasır karakterlerinin kısa hikâyeleri ile zamanın kültürel sosyolojik ve kozmopolit yapısına dair fikirler veren "İki Hödüğün Hikâyesi" kimi zaman eğlenceli kimi zaman düşündüren taraflarıyla zamanı anlamamıza yardımcı oluyor.
İnsanların olaylara ve kişilere yaklaşımları diyalogları mizahi bir dille anlatılmış. Dili ve betimleri ile bizleri adeta o zamanın sokaklarında o insanların arasında dolaştırıyor. Saflığın ve doğallığın içinden gelen bu hikâyelerle keyifli bir okuma sunuyor.