İletişimin mümkün olduğu her yerde iletişim olagelmiştir. Bu durumun doğal bir neticesi olarak "ikna" ve süreçleri toplumsal hayatın her alan ve kategorisinde kendisine yer bulmuştur. Bu anlamda modernite süreciyle birlikte "birey"e yüklenen sosyolojik anlam; dini siyasi hukuki ve sosyo-kültürel karar mekanizmalarında ikna süreçlerinin işletilmesinin önemini daha fazla gün yüzüne çıkarmıştır. Yani bir anlamda içerisinde yaşanılan dünya ve toplumsal hayat kuşatıcı bir mefhum olan "ikna" ile varlığını sürdürmektedir. Toplumsal alanlar olarak din ekonomi hukuk eğitim sağlık siyaset eğitim aile vb. bütün sahalarda insanlar sürekli olarak bazı kararlar almakta; yani ikna olmakta ve bu süreçte hem kendilerini hem de çevrelerindeki diğer bireyleri ikna etmektedirler.
Elinizdeki bu kitap 21. yüzyıl toplumlarının -Covid19 aşısı da dahil- kitlesel olarak bir karar alma ve ikna olma aşamasının eşiğinde olduğu bir süreçte kaleme alınmış ve nihayete erdirilmiştir. Ali Fidan'ın Kitle İknası ve Din çalışmasında; kitle ve ruhu kitle ve retorik ilişkisi kitle ve iknası ve son olarak da dinin kitlesel iknadaki araçsal fonksiyonu sosyolojik açıdan ele alınıyor.