Geçmişi en iyi kimden öğreniriz? Üstelik o geçmiş ülkenin en zorlu en kanlı en baskıcı dönemlerinden birine denk geliyorsa. Üstelik o geçmiş karartılmaya o dönemin gerçek kahramanları hain ya da aldatılmış gösterilmeye çalışılıyorsa. Üstelik o geçmiş bilinçli ve sistematik olarak unutturulmaya çalışılıyorsa.
Geçmişi en iyi kimden öğreniriz? Soru açık aslında yanıt da bir o kadar açık: Greçmişi o günleri yaşayanlardan öğreniriz. Elinizdeki roman işte o lanetlenen görmezden gelinen çarpıtılan belleklerden silinmeye çalışılan ve bugünkü Tirkiye'yi hazırlayan o zorlu ve kanlı dönemi anlatıyor. "Kızıl Sis" umutlu özverili cesur ve yılmayan bir kuşağın onurlu mücadelesini bir roman olarak gözler önüne seriyor. Yazarı o günleri bizzat yaşadığı için anlatının gerçekliği yalın ve unutulmaz bir biçimde belleklerde yer ediyor...