1989.
Doksanlar son sürat başlıyor.
Dünyada ve Türkiye'de değişim rüzgarları esiyor.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi kabul ediliyor.
Turgut Özal Kenan Evren'den sonraki Cumhurbaşkanı olarak yemin ediyor.
Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku ve eşi Elena kurşuna diziliyor.
Dalay Lama'ya Nobel Barış Ödülü veriliyor.
Önce Şili'de ilk demokratik seçim ardından Brezilya'da yirmi beş yıl aradan sonra seçim yapılıyor. Sovyetler Birliği Afganistan'dan çekiliyor.
ABD Manuel Noriega'yı da devirdikten sonra Panama'yı da ele geçiriyor.
Mihail Gorbaçov ve George Bush Soğuk Savaş sonrası yeni yol haritası üzerinde çalışıyor.
Bu arada...
Artık İstanbul Cinayet Bürosunda daha fazla imtiyaz sahibi
24 yaşındaki akademi mezunu Komiser Yardımcısı Mutlu Kavgaz'ın önüne
acilen çözemezse başını yakacak devletin itibarının söz konusu olduğu MİT'in el atıp çözemediği yüksek profilli ve "soğuk" bir cinayet vakası geliyor.
Mısır uyruklu maktul Davut El Maksut Etap Marmara Oteli'nin sekizinci katındaki 801 numaralı odasında yerde sırtüstü ve boynuna dolanmış perde kordonu haricinde çırılçıplak yatar halde bulunmuş cesedinde mücadeleye ve boğuşmaya dair izler taşıyor.
Mit'in bile işin içinden çıkamadığı bu cinayeti Mutlu Kavgaz çözebilecek mi?
Polisiye edebiyatın üstadı Algan Sezgintüredi
suç araştırmaları uzmanı ve emekli emniyet müdürü Mesut Demirbilek ile
Kavgaz'ı başrole alarak bir dönemi anlatıyor:
Zamanların en felaketini ve en şahanesini.
Gerçek olaylara dayanan ve serinin ilk kitabıyla Yılın Polisiye Romanı ödülünü kazanan Kavgaz ikinci roman Pilot ile hızlanarak yükselmeye devam ediyor.