Rania doğuştan savaşçı... Geceleri çölde dolaşıp yaşadığı şehir Dewani'yi ve insanlarını doğaüstü yaratıklardan ve varlıklardan korumaya yemin etmiş bir avcı... Aynı zamanda bir hikâye anlatıcısı... Günün birinde gerçek bir Hakawati olma hayali kuran bir öykü toplayıcı...
Sevincin ve gururun had safhada olduğu bir Beyr Ahman Günü'nde av dönüşü görmemesi gereken bir olaya şahit olunca tüm yaşamı aniden değişir. Artık Rania'nın önünde iki seçenek vardır: Ya Bahera Emiri'nin oğlu Biryan ile evlenir ve hiçbir şeye tanık olmamış gibi davranıp hem kendisinin hem de büyükbabasının hayatını kurtarır ya da ikisinin birden sonunu getirecek olan ölüm fermanının imzalanmasına neden olur.
Düğün gecesine dek yaptığı seçimin doğru olduğu konusunda kendisini ikna etmeye çalışır fakat son dakikada eline geçen bir fırsatı değerlendirir ve büyükbabasıyla beraber ortadan kaybolurlar.
Ama yaşlı adam fazla ilerleyemeyeceğini anladığında kendi başının çaresine bakabileceğini söyleyip Rania'yı bin bir güçlükle de olsa onsuz yola devam etmeye ikna eder.
Genç kız Emir ve oğlunun peşine taktığı haşhaşîlerden ve aynı zamanda insanlığı tehdit eden yaratıklardan kaçarak çölde saklanacak bir yer ararken gizemli bir adamla; Seyyah'la tanışır. O andan itibaren de kendisini çölün sırlarla dolu dünyasında; lânetlerin ve kehanetlerin içerisinde bulur.
Etraflarını saran tehlikenin sandıklarından da büyük olduğunu fark etmeleri ikiliyi el ele vererek her şeye karşı birlikte mücadele etmeye yöneltir ama Ateşten Doğanlarla haşhaşîlerle ve daha nice tehlikeyle dolu yolculukları hiç de sandıkları kadar kolay olmayacaktır.
Çöl; her yandan lânetini onların üzerine salarken avcının ve seyyahın şanstan daha fazlasına ihtiyaçları vardır...