Geçmişini ve gençliğini unutamıyordu Kazım. Dersim unutulur muydu hiç orada yaşayan güzel yüzlü insanlar unutulur muydu?.. Acılarını yoksulluklarını ve varlıklarını birbirleriyle paylaşabilen insanların yaşadığı yerin adıydı Dersim. Dağlarının tepelerinden kayalarının güneşe bakan yüzünden derelerinin çakıllarından yaban keçilerinin boynuzlarından akan 38'in kan selini hâlâ unutamamış belleklere kazınan izlerini kurutamamıştı Dersim. Sağ kalanların acılarının anlatıldığı öykülerle bu derin acıların Zazaca ağıtlarıyla büyümüştü Kazım. Şimdi bir başka baharın taze çiçek kokularını getiriyordu hırçın rüzgârlar ve ciğerlerini yakan bir başka güneş doğuyordu üzerine...