Herkes çocuğuna mal bırakma derdinde.
Oysaki
Gökkuşağının yedi verenler
misali renklerini.
Karın üstünde eridiği toprağın
altındaki baharı habercisi
Kardelen çiçeğini.
Suyun hayat veren derinliğini.
Babamın nasırlı ellerindeki
emeğin adı olan alın terini.
Annemin kundakta bebeğine
söylediği türkünün
içindeki o mucizevi sevgiyi.
Kardeşimin kulağıma kilit olan sırrının
özelliğindeki güzelliği.
Ağaç gölgesinin kuşlara nefes olan
sabahın ney sesi hafifliğindeki serinliği.
Taşa toprağa ekilen tohumun filizlenip
Değirmene varış hikâyesindeki inceliği.
Dedemin bahçesine ektiği domateslerin
Üstüne sinmiş
Memleket kokusu ve tadının lezizliği.
Dosttan gelen mektubun
Allaha emanet edişindeki
son cümlesinin
Altındaki gözyaşının izini.
Bir de umudun elekten geçmiş un misali en bereketli ve en ince hâlini
Bırakmak isterdim çocuklarımıza...