En temel insani değerlerden birisi olan merhametin tüm dünya üzerinde sessizliğe büründüğü bebeklerin çocukların vahşice katledildiği bu utanç verici günlerde dünyanın İslam dininin merhamet anlayışına Peygamber efendimizin sevgi ve şefkate dayalı ahlakına ne kadar çok ihtiyaç duyduğu bir kere daha tebarüz etmiştir. Tüketim kültürü ve faydacı ahlak anlayışıyla kendinden olmayana karşı her geçen gün daha da duyarsızlaşan modern birey en temel insani hasletlerini de kaybetmektedir.
Bu kaybediş gözünün önünde gerçekleşen bir soykırıma karşı sessiz kalmasına ve kendi içine kapanarak cansızlaşmasına ve kurumasına neden olmaktadır. Öte yandan içindeki merhamet
pınarı kurumamış mazlumun yanında zalime karşı saf tutmaya çalışan insanlar da sadece bu niyetlerinden ötürü kendi fıtratlarına yakınlaşma onu keşfetme imkânı bulmaktadır. Kahramanları doğuran en önemli unsurlardan birisi toplumsal koşullardır. Bugünlerde kahraman olmak için yapılması gereken belki de Filistin'de yaşananlardan ötürü başını utançla yere eğebilme şuuruna sahip olmaktır. Bugünlerde kahraman olmak için yapılması gereken sorumluluk bilincini merhamet pınarlarıyla sulayıp İslam dininin değerlerini önce yaşamaya sonra da yaşatmaya karşı yeniden arzu duymaktır. Kahraman olmak merhametli olmaktır. Merhametli olmak insan olmaktır.