Bazı kitaplar vardır uzun menzillidirler; yalnızca ait oldukları döneme değil geçmişe ve geleceğe de ışık tutarlar. Apo'nun Ayetleri'nin böyle bir misyonu var. Yıllar önce gerilla savaşının yaratmış olduğu çekim gücüyle PKK dışındaki Kürt örgütleri ve aydınlar da dahil olmak üzere genel olarak hemen herkes gözlerini sıkılan mermi sayısına odaklamışken Selim Çürükkaya bu toz bulutundan çıkarak onun ardındaki gerçekleri cesur bir dille anlatıyordu. Bununla kalmıyor olan biten bu apaçıklığı farklı yönleriyle analiz etmeye çalışıyordu. Dolayısıyla Apo'nun Ayetleri yalnızca bir anı kitabı değildir. Yalnızca tarihsel bir belge de sayılamaz; çünkü o çok zor koşullar altında da olsa psikolojiden sosyolojiye dek pekçok disiplinin izlerini taşıyor. Öyle ki yaşanan trajik olaylara paralel olarak diktatörlüğün ve dalkavukluğun yeryer mizahi olan sağlam bir analiziyle karşı karşıyayız burada.