Kural olarak bir arazi malikinin arazisine taşırılan yapıya katlanma yükümlülüğü yoktur. Çünkü bu durum taşılan arazi malikinin mülkiyet hakkına elatma teşkil eder ve arazi maliki TMK m. 683/ f. 2 uyarınca elatmanın önlenmesini talep edebilir. Ancak kanun koyucu ekonomik kaygılarla arazi malikine bazı hallerde taşkın yapıya katlanma yükümlülüğü getirmiştir. Buna ek olarak taşkın yapıya katlanma yükümlülüğü TMK m. 718/ f. 2'de düzenlenen arazi mülkiyetinin üzerindeki yapıları kapsadığına ilişkin getirilmiş kuralın bir istisnasıdır. Taşkın yapıyı düzenleyen TMK m. 725 hükmü bu niteliğiyle taşınmaz mülkiyetinin kapsamının tespitinde belirleyici bir rol oynadığı için inceleme konusu olarak seçilmiştir. Çalışmamızın ilk bölümünde taşkın yapı kavramının tarihsel gelişimi taşkın yapının tanımı ve taşkın yapının haksız yapıdan ayrılan yönleri açıklanmıştır. İkinci bölümde taşkın yapıya katlanma yükümlülüğünün bir hukuki işlemden veya kanundan doğması ayrımı esas alınarak bu yükümlülüğün şartları incelenmiştir. Üçüncü bölümde taşkın yapı ilişkisindeki tarafların hak ve borçları ve uyuşmazlık halinde taşkın yapı uyuşmazlığının çözümünde mahkemenin rolü açıklanmıştır. Son olarak dördüncü bölümde taşkın yapıya katlanma yükümlülüğünün bulunması ve bulunmaması ihtimallerinde taşkın yapının hukuki durumu ve TMK m. 725 hükmünün kıyasen uygulanabileceği haller açıklanmıştır.