"İntihar ölümün çekiciliği değil yaşamın iticiliğidir!"
Buraya nasıl geldim bilmiyorum. Uzun bir yolculuktu sanırım anımsadığım bu. Ancak beni tam da buraya bu noktaya bir süreç mi getirdi yoksa kısacık bir an mı? Emin değilim. Sizden istirhamım yazamadığım yerden sonrasını sizin yazmanız. Malumunuzdur ki kendi ölümünü izleyip aktarmak hiçbir anlatıcının harcı değildir. Nasıl bir anlatıcı olduğum konusunda da hiçbir fikrim yok. Benden istenmemiş olsaydı böyle bir işe kalkışabilecek miydim? Sanmıyorum. Aklımı yitirdiğimi düşünenler de olacaktır elbette. Kim daha deli? Bunun kararını sana bırakıyorum sevgili okuyucu!