Kur'an'da en kısa üç sûreden biri olan Sûre-i Asr insanı tarif etmektedir. İnsana ait tüm gerçekler bu üç âyet içinde eksiksiz ifadesini bulmaktadır. Sûre-i Asr insan hakkında Cenâb-ı Hakk'ın temel bir tanımıdır. Bir anlamda insanlığın bütün problemlerini özetleyen bir hikmetler demetidir. Sûre-i Yûsuf'ta ayrıntılı bir biçimde insanın psikolojik yapısı davranışları Allah'a yakîn olması bakımından yapması lazım gelen nefis mücadeleleri anlatılmıştır.
Sûre-i Yûsuf insanın esrarını insan gerçeğini kat kat ve derinlemesine anlatırken onu enfüsî mânânın sırrı içinde gizlemiştir. Tasavvuf konusunda yazılmış eserler Sûre-i Yûsuf'un insanı tanımladığını dile getirir. Hatta mânâ ilminde şöyle bir kural vardır: "Bir konuyu anlayıp çözemiyorsanız Sûre-i Yûsuf'a başvurunuz."
Hz. Yûsuf'un kıssası insanın on dokuz özelliğinin yapısal ve fonksiyonel tüm gerçeklerini hem dış mânâların bize verdiği emirlerle hem de bu özelliklere ışık tutan her bir ilâhî emirle açıklamaktadır.
İnsanoğlunun yaratılış sebebi hadîs-i kudsîde belirtildiği üzere yaratanı olan "Allah Zü'l-Celâl'i tanımak ve sevmektir." Bunun gerçekleşmesi varlıkta yaratandan başka hiçbir şeyin olmadığını idrak ederek "ben" ve "benim" kavramlarından tamamen vazgeçmekle; ötekileştirilmiş olanı yok ederek vahdet şuuruna ermekle olur. Kur'ân-ı Kerîm tümü ile bize bunu işaret etmektedir. Resûlullah Efendimiz'e teklif edilen "oku" emrinin anlamı budur yani eşyanın hakikatinin ve sistemin okunmasıdır.
Ahmet Özhan