Katılımcı demokrasinin yerleşmesinde gelişmesinde halkın yönetime katılması çok önemlidir ve kitlelerin yönetime katılması sadece seçimlerde oy kullanmaktan ibaret olmamalıdır. Sivil toplum örgütleri temsil ettiği kitleler adına siyasi iktidarın kararlarına etki etmeye çalışmakta olup bu vesileyle halk STK'lar aracılığıyla yönetime katılmaktadır.
Sivil toplum kuruluşları içerisinde de sendikalar; yaygın teşkilat ağı dinamik çalışan kesimi temsil etmesi gibi özellikleriyle öne çıkmaktadır. Türkiye'de katılımcı bir demokrasi anlayışının yerleşebilmesi için siyasal katılım faaliyetlerinin sadece seçim dönemlerinde değil sürekli devam etmesi gerekir. Bu nedenle sendikalara büyük görev düşmektedir.
Peki Türkiye'de sendikalar kendi kitlesinin sınırlarını aşmış mıdır?
Türkiye'de sendikalar toplumsal meselelerle ilgili siyasi iktidarın verdiği kararlara etki edebilmekte midir?
Sendikalar sadece emekçileri mi temsil etmektedir?
Sendikacılık başlı başına bir yönetime katılma çabası mıdır?
Örnek olaylar özelinde genel bir değerlendirme...