Küreselleşmenin bütün unsurlarıyla egemen olduğu günümüzde bütünün parçaları olan kentlerin ve bölgelerin önemi sanılanın aksine daha da artmıştır. Kentlerin ve bir bütün olarak bölgelerin coğrafi ekonomik ve sosyal koşulları ülkelerin kalkınma ve gelişme düzeylerini doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle ülkeler bölgeleri arasındaki dengesizliği gidermek bölgelerin ekonomik ve sosyal yapısını iyileştirmek bölge dinamiklerini etkinleştirmek bölgenin kaynaklarını rasyonel şekilde kullanmak ekonomik ve sosyal bütünleşmeyi sağlamak ve bu yolla bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmek ve sürdürmek istemektedirler.
Küreselleşmede gelinen nokta ve bölgeselleşme olgusunun yanı sıra ekonomik sosyal siyasal ve teknolojik gelişme ve değişimler bölge kavramının da tartışılmasına yeni yaklaşımların ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Kentsel ve bölgesel kalkınma dinamiklerini ele alan kitap 24 farklı bölümden oluşmaktadır. Mevcut durum analizlerinin yanı sıra ele alınan konulara yönelik görüş ve önerilerle zengin bir muhteva sunmaktadır.