İkinci Dünya Savaşı sırasında Çingenelerin acı dolu son nefeslerinde gökyüzüne yükselen "Prajmos" çığlıklarının elbet yeryüzüne dönüşü olacaktı. Geçmişini tarihini ve atalarının çektiği acıları soykırımı ve dışlanmayı çok iyi bilen biri bir Çingene atalarının intikamını alacak bir fırsat yakalayacaktı.
İçindeki dinmek bilmeyen öfkeyi hayatı boyunca peşini bırakmayan aşağılayıcı sözleri yok sayılmayı bir cinayet aletine dönüştürüp geçmişin karanlığı ile yüzleşecekti.
"Sen analarımı atalarımı doğrarken meşru da ben senin canına kıyarken mi medeni değilim.
Senin adaletin bana mı şimdi. Tüm insanoğluna hıncım. Hiç acımadınız da binlerimize ben mi acıyacağım birinize.
Anam ile babam kâğıt toplarken atıldı hapse bir iğne koymadı fazladan cebine biri hastalıktan kavuştu rahmetine biri kahırdan ağladı gecelere.
Ey ırk ben senin medeniyetini yazarım.
Aklın şaşar anlamazsın.
Artık benimle anlaşamazsın."