"Duygulanım ve duygu 21. yüzyıl başı toplumsal ve politik hayatın egemen söylemi haline geldi. Politikada popülizmin ve yeni rekabet tarzlarının yükselişi (...) dinsel çatışmaların artışı duygulanımsal bir yerden anlaşılıyor ve öfkenin hiddetin incinme ve içerlemenin bu bitmek bilmeyen çatışmadaki önemi öne çıkarılıyor. Kapitalist ekonomiler giderek daha fazla yalnızca insanların bilişsel ve bedensel kapasitelerinin değil aynı zamanda duygularının da sömürülmesi olarak anlaşılıyor. Sosyal medya sıklıkla yoğun duygulanımların ortaya konduğu bir mecraya dönüştü ve pek çok durumda da bireylere ya da gruplara yönelik açık düşmanlık hatta şiddet ifadeleriyle dolu."
Jan Slaby ve Christian von Scheve'nin derlediği kitap toplumları "duygulanım toplumları" olarak kuramsallaştırmak ve bu yönelimle ampirik araştırmalar yapmak için gerekli kavramların eşsiz bir derlemesini sunuyor. Kavramlar toplumların bir arada yaşamalarının duygulanımsal temellerine dair bir kavrayışın yolunu açıyorlar ve göç popülizm yerel ve küresel eşitsizlikler kimlik-aidiyet gibi çatışma alanlarının duygulanımsal doğasını algılamak için vazgeçilmezler.
Duygulanım Toplumları yol gösterici bir anlatı kuruyor tarihsel bir perspektif sunuyor ele alınan kavramları ayrıntılı biçimde tanımlıyor anlaşılır araştırma örnekleri veriyor ve her bölümün sonunda genel bir bakış sunuyor. Zihin felsefesinden antropolojiye sosyolojiden kültürel çalışmalara performans çalışmalarından sanat tarihine siyaset biliminden gelişimsel ve kültürel psikolojiye uzanan çok geniş bir disiplinlerarası araştırma ufkuna dayanan bir eser.