"Senaryoyu kim yazmış oyuncularla anlaşması var mı? Örneğin benim elime oynayacağım rolle ilgili bir senaryo metni verilmedi. Kime nasıl davranacağım nerede susacağım kimin konuşmasından sonra söze gireceğim söze girsem bile ne söyleyeceğim?"
"Şimdi ben bu soruya nasıl cevap vereyim. Kısa cevap vereceksem senaryonun yazarı Hancıdır kuralları da o koyar. Roller de büyük ölçüde doğaçlama olacak. Hani beyinlerimiz var ya orada senaryo ana hatları ile yazılı. Hatta söyleyeceğimiz sözler bile belli. Ama diğerlerinin ne söyleyeceğini nasıl davranacağını bilmediğimiz için kötü sözler duyduğumuzda ya da yanlış davranışlar gördüğümüzde senaryoyu bozabiliyoruz. Yeni durum beyne kayıt yapılıyor.
"Yani Hancı senaryoyu değiştiriyor mu?"
"Öyle değil Efendim. Senaryonun aslı levhi mahvuzda saklıdır. Herkesin filminin dünyadaki bölümü ölünce bitiyor ya işte her insan filmini bedeni ve ruhuyla öbür dünyaya götürüyor. Filmlerimizin dünya bölümü levhi mahfuzdaki aslı ile karşılaştırılıyor. İşte işin püf noktası da budur."
"Yani bir kara kutu gibi gidiyoruz öbür dünyaya?" ...