Tüm dünyada uyuşmazlıkların makul sürede çözümünde çeşitli sorunlar yaşanmaktadır. Buna neden olan çeşitli maddi yetersizliklerin yanı sıra uyuşmazlıkların devlet yargısına intikal ettirilmeden önce barışçı yöntemlerle çözümlenebileceği bir anlayışın eksikliği de hissedilmektedir.
Kültürümüz uyuşmazlıkların çözümünde sulh olmayı öneren örneklerle doludur. Ne var ki Türk medeni yargısında sulh uygulaması arzu edilen ölçüde değildir.
Bu çalışmada belirli yöntemlere bağlı olarak tarafların uyuşmazlıklarına uzlaşma ile son verebilecek uygulamaları tespit ederek Türk medeni yargılama hukuku alanında bu yöntemlerin uyuşmazlıkların çözümünde bir alternatif olabileceği tezi sunulmuştur. Bu alandaki ilk çalışma olması nedeniyle kitap önemli bir boşluğu doldurmaktadır.