Tarih boyunca yöneticilerin ihtiyaçlar doğrultusunda kendi işlerini yerine getirebilecek kişileri vekil atadıkları bilinmektedir. İslam tarihinde de benzer uygulama ve durumlar bulunmaktadır. İslam tarihinin ilk dönemlerinden Hulefâ-yi Râşidîn dönemini konu alan çalışmamızda bu göreve getirilenleri nâib kurumu da nâiblik olarak ele aldık. Bu dönemdeki nâiblik; rivayetlere yansıdığı kadarıyla halife vali ve komutan olmak üzere üç görevde gerçekleşmekteydi. Bu görevde bulunanlar; askerî sefere çıkma yolculuk hac vefat gibi çeşitli sebeplerle nâib atamışlardır. Halife vali ve komutanlar tüm görevlerine sadece bir nâib atayabildikleri gibi görevlerini birkaç kişi arasında da paylaştırabiliyordu. Dönemin siyasi hayatına ve siyaset anlayışına dair de okuyucuda fikir oluşturacağını düşündüğümüz bu çalışmada nâib atamalarıyla ilgili rivayetler rivayetlerde geçen isimler araştırma konusu yapılarak bu dönemde nâiblik ile alakalı genel hususlar ve nâibler incelenmiştir. Bu incelemeler neticesinde nâiblik görevi için belli özelliklere sahip insanların tercih edildiği belirli kriterlerin dikkate alındığı ve buna göre atama yapıldığı görülmektedir. Ancak yine de nâiblerin maaş atanma şekli denetlenmesi vb. konularda bize ulaşan bilgiler sınırlıdır.