20. yüzyılın son çeyreğinde tartışılmaya başlayan çevre sorunu 21. yüzyılın hemen en önemli problemlerinden biri haline gelmiştir. Son yıllarda ekonomi literatüründe çevre ve ekonomi ilişkilerine dair önemli yayınlar yapılsa da halen özellikle Türkiye'de çevre ekoloji ekonomik büyüme ve sürdürülebilirlik ilişkilerini irdeleyen çok fazla kaynak bulunmamaktadır. Elinizdeki kitap bu boşluğun çok ufak bir kısmını doldurabilmek amacıyla kaleme alınmıştır.
Aslında asırlar önce bilge Kızılderililer "Dünya bize atalarımızın mirası değil torunlarımızın emanetidir" darbımeseliyle sürdürülebilirliği çok çarpıcı bir biçimde özetlemiştir. Ancak 21. yüzyılda olunmasına ve üstün teknolojiye rağmen gelecek nesillerimizi hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyoruz.
Sürdürülebilirlik ekonomik büyüme ve ekonomik kalkınma arasında çok sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Ekolojik tahribata neden olmadan ya da en asgari zarar ile bir ekonomik büyüme yaratılabilir mi? Ekonomik büyüme modern dünyanın ve ekonomilerin olmazsa olmazı mıdır? Ekonomik büyüme olmadan ya da minimum büyüme oranları ile ekonomik kalkınma ve çevre sorunlarının çözümü sağlanabilir mi? Batılı gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler için öngördüğü çevre/büyüme modellerinin uygulanabilirliği bulunmakta mıdır? Gelişmiş batılı ülkeler ve dev küresel kapitalist firmalar çevre sorununa karşı ikiyüzlü bir tavır mı sergilemektedir. Son olarak yerküremiz ve gelecek nesillerimiz için halen umut var mıdır? Elinizdeki kitapta bu sorulara yanıt bulabilirsiniz.