Toplum ve din arasında aracı kurumların birer soy kütük incelemesi olarak görebileceğimiz bu eserde yazar dinî-siyasi en üst otorite olan hilafet kurumunun ilgası sonrasında yeni cumhuriyet rejiminin İslamiyet'e yüklediği anlam ve buna bağlı geliştirdiği tutum ve politikaları odağına alarak toplum ve din arasındaki aracı yapıların otorite kaynaklarını incelemeye alıyor. Büyükkara bu yapılanmaların dinî liderlik fonksiyonlarının ait oldukları dönemin sosyo-politik söyleminde neye karşılık geldiğini de vakalar üzerinden gösteriyor ve yapılar arasında uyum uzlaşma ve karşıtlıkları mukayese ediyor. Bu metinle okuyucu ismen bildiği dinî yapıların ortaya çıkış sürecine ve söylem dillerini nasıl inşa ettiklerine şahitlik ediyor.