Uluslararası kamuoyunda II. Karabağ Savaşı olarak da adlandırılan 2020 Karabağ Savaşı 2020 yılının Eylül ayında başlayıp Kasım ayında sona eren Azerbaycan'la Ermenistan arasında yaşanan Karabağ bölgesindeki silahlı çatışmaları kapsamaktadır. Bu çatışmalar 27 Eylül 2020 tarihinde Karabağ bölgesinde Ermenistan tarafından kurulan temas hattında başladı. Başlangıçta temas hattında devam eden bu çatışmalar Azerbaycan ordusunun kademeli ilerleyişi sonucu hukuken Azerbaycan'a ait ama fiilen Ermenistan etkinliğinde olan Karabağ'ın dağlık bölgeleriyle etrafındaki yedi ilin Ermenistan işgalinden kurtarılmasına dönüştü. BM başta olmak üzere uluslararası örgütlerle küresel ve bölgesel güçler Azerbaycan ile Ermenistan arasında Karabağ bölgesinde yaşanan silahlı çatışmaları kınayarak bu çatışmaların acilen durdurulması ve sorunun müzakereler sürecinde barışçıl yöntemlerle çözülmesi çağrısı yaptılar. Karabağ bölgesinin jeopolitik açıdan önemli noktalarından biri ve en büyük ikinci kenti olan Şuşa'nın işgalden kurtarılmasından sonra özellikle uluslararası örgütlerle küresel ve bölgesel güçler tarafından çatışmaların acilen durdurulması çağrısı üzerine Rusya'nın öncülüğünde Azerbaycan ve Ermenistan 10 Kasım 2020 tarihinde Ateşkes Antlaşması'nı imzaladılar. Böylece bu antlaşmayla Karabağ bölgesinde yaşanan Azerbaycan-Ermenistan Savaşı sona erdi. Azerbaycan'ın hem askerî hem de diplomatik başarısıyla sonuçlanan 2020 Karabağ Savaşı'nın akabinde bölgede Azerbaycan tarafından yeniden imar çalışmaları başlatıldı. Bu kitap çalışmasında da ABD Rusya gibi küresel güçlerle Türkiye İran gibi bölgesel güçlerin Karabağ konusunda çatışan çıkarlarıyla jeopolitik üstünlük sağlama konusunda mücadelelerine de değinilmiştir. Kitapta küresel ve bölgesel güçler arasındaki rekabetinin 2020 Karabağ Savaşı'na etkisi incelenmiştir. Küresel ve bölgesel güçler arasındaki rekabetinin nedenleri ve 2020 Karabağ Savaşı'na politik açıdan etkileri analiz edilmiştir. Ayrıca BM ve AGİT gibi uluslararası örgütlerin 2020 Karabağ Savaşı'nın çözümündeki efektif olmayan rolüne de değinilmiştir.