İslam medeniyeti özelinde hayır kuruluşlarının bugünkü toplumsal anlamına ve fonksiyonuna en yakın olabilecek kuruluş hiç şüphesiz vakıflardır. Toplumun birçok ihtiyacına cevap veren vakıfların teşekkülünde dini sosyal ve toplumsal gayeler gibi farklı niyet ve saikler baskın olabilmektedir. Bu kuruluşlar aracılığıyla toplumun faydasına olan cami okul kütüphane vb. birçok müessese tesis edilmektedir. Bu hayır müesseselerinin inşa edilmesi imaretine katkıda bulunulması giderlerinin karşılanması gibi büyük ya da küçük bağışlar birr kurbet ve hayır amelleri kapsamında değerlendirilmiştir. Bu tür yapıların giderlerinin öncelikle kurucuları tarafından tahsis edilen akârâttan/gelirlerden karşılanmasının daha faziletli olacağı belirtilmiştir. Bu bağlamda vakıfların sürekliliği esas olduğundan vakıflara sürekli gelir getirecek tedbirlerin alınması zaruri görülmüştür. Osmanlı vakıf tatbikatında yeterli gelire sahip olmayan vakıfların giderleri icâre mukata'a para vakıfları vb. yöntemlerle karşılandığı görülmektedir. Nitekim para vakıflarının tarihde yaygınlaşmasının önemli bir nedenin vakıfların giderlerini karşılamaya yönelik olduğu söylenebilir.