Kâ'b b. Züheyr tarafından yazılan Kaside-i Bürde (Bânet Su'âd) İslâm milletlerinin edebiyatını derinden etkileyen kurucu manzumelerden biridir. Farklı dönemlerde hakkında şerh hulâsa/muhtasar hâşiye nazire ve tahmisler yazılan bu kasidenin Osmanlı sahasında da büyük bir önemi vardır. Ulema ve üdeba sınıfına mensup olanlardan din ve devlet adamlarına kadar farklı konumlardaki pek çok şahıs Kaside-i Bürde ile ilgili eserler kaleme almıştır. Hakkında çoğunlukla şerhlerin yazıldığı Kaside-i Bürde için hulâsa/muhtasar ve hâşiye türünden müstakil eserler de yazılmıştır.
Hulâsa/muhtasar ve hâşiye mahiyetinde telif edilen eserlerden biri de Hulâsa-i Hâşiye-i Bâcûrî adıyla kaydedilen eserdir. Bu eserdeki Hâşiye Bâcûrî'ye/Beycûrî'ye (öl. 1277/1860) aittir. Ezher şeyhlerinden olan Bâcûrî farklı ilimler hakkında yazdığı şerhleriyle meşhur olmuş bir fıkıh ve kelâm âlimidir. Müellifin ilmî derinliği daha çok şerhlerinde tezahür etmiştir. Bâcûrî şerh özelliği taşıyan birçok eser kaleme almıştır.
Eserdeki Hulâsa ise Abdulkadir Bilgiç'e (d. 1880 öl. 1957) aittir. Yekgûş mahlasıyla şiirler yazan Abdulkadir Bilgiç'in bir Dîvân'ına ve tertip ettiği bir Mecmû'a'sına ulaşılmıştır. Mecmû'a'da tespit edilen Hulâsa-i Hâşiye toplam 30 sayfa olup iki bölüm olarak tertip edilmiştir. İlk 27 sayfada Kaside-i Bürde'nin 58 beytinin tahlili yapılmış 28-30. sayfalarda ise Kâ'b b.Züheyr'in kıssası anlatılmıştır.