Saffet Bey'in zihni bu düşünceler üzerinde dolaşırken birdenbire aklına dünkü beyaz kelebek meselesi geldi:
Ey... Söyle bakalım küçük hanım... Dünkü beyaz kelebek ne oldu?..
Dedi.
Zehra kendi tarafından ehemmiyet verilen bir meseleye temas edildiğinden dolayı büyük bir memnuniyetle cevap verdi:
Ah efendim sormayınız. Onu ne halecanlarla (çarpıntılarla) eve götürebildim. Hemen gider gitmez odama salıverdim. Birçok çiçekler topladım muhtelif yerlere yerleştirdim. Malum ya kelebekler bir çiçekle yapamazlar. Muhtelif çiçekler üzerinde dolaşmaktan zevk alırlar.
E bari uğurunu deneyebildiniz mi?..
A... Daha tutar tutmaz uğur getirdi.
Ne uğuru?..