Savaşkan İlmak çağdaş dünyanın gitgide yalnızlaşan alt üst oluşlar yaşayan sancılı ve çilekeş insanının hikâyesinden dokunaklı parçalar sunuyor okuyucuya. Okur şiirler içinde ilerledikçe parçalar birleşiyor modern insanın öyküsü bütünüyle görünür hale geliyor.
İlmak'ın her şiiri hatta her dizesi okurun önüne esrarlı koridorlar açıyor. Bazen karanlık bir dehlizden geçiyorsunuz bazen uçurum kenarlarında soluklanıyorsunuz. Kimi zaman da ışıltılı bir yolda ilerliyorsunuz. Bu aslında hepimizin yaşamı ve bir bakıma da bugünün göze görünmez panoraması... Fakat daha dikkat çekici olan 'an be an değişen bu koridorların hepsinin nihayetinde ışığa aydınlığa ulaşıyor olması'. Bu da Savaşkan İlmak'ın yaşadığı her sarsıntıya çektiği her acıya aldığı derin yaralara rağmen hayata nasıl umutla baktığını yansıtıyor. Onun insan olarak şair olarak 'izzeti nefis meselesi' saydığı şey de işte bu: Nesnel gözlemcilikle birlikte büyük ve soylu sorumluluk duygusu... Ardında çok büyük bir emeğin olduğunu ilk bakışta hissedeceğiniz bu eserin layıkıyla değerlendirileceğinden ve Türk şiirinde özgün bir yer edineceğinden eminim.
Mahmut Şahin
Eğitimci Şair ve Yazar