Aynı ırktan kim bilir belki de aynı soydan geliyorlardı. Aynı yaşlarda aynı boylardaydılar. Aynı kadını sevmişlerdi. Ataları aynı tanrıya ayrı yollardan ulaşmak istedikleri için biri Boşnak diğeri Hırvat'tı. Bunu kendileri seçmemişlerdi savaşmayı ve kaderlerini de seçmedikleri gibi. Ve ambulanstaki çocuğu kurtarmanın dışında beklentileri yoktu yarın için.
Yarınlar kurşun havan topu ve bombaydı kandı. Ama her ikisi de farkına bile varmadan 'daha güzel günleri' bekliyorlardı. İnsanlar değişik inançlarla ve hırslarıyla ne kadar karıştırırlarsa karıştırsınlar kana acıya şiddete bulaştırsınlar bu muhteşem dünyayı yaşam bir umuttu sonuçta. Hiç bitmeyen bir umuttu.
Dünya tarihinin en acımasız soykırımlarından Bosna'da bir kadın gazetecinin hayatla hesaplaşması...