Hayatımı yıktı şarap ve tutku...
Birden hatırladım ben seni ve
Gel dedim gençliğime çağrıydı bu...
Çağırdım ama gelmedin nedense
Çok gözyaşı döktüm ilgisiz kaldın
Mavi yağmurluğunu mahzun giyindin de
Yağışlı gecede benden ayrıldın.
Bilmem gururun nereyi tutku mesken
Benim tatlım sevgilim her şeyimsin
Mavi yağmurluğunla düşe daldım ben
Yağışlı gecede giyip gittiğin..
Düş kurulmaz yok artık şefkat ve ün.
Her şey bitti geldi gençliğin sonu!
Yok artık yalın çerçevede yüzün
Elimle masadan kaldırdım onu.
30 Aralık 1908