Uzun zaman önce insanoğlu iletişim ve hissetme eylemlerini beyinle bir bağlantısı olmayan kutsal bir noktadan kalbin içinden gerçekleştiriyordu.
Bilimin ve zihinsel mantık yaklaşımının en önemli inanış olarak kabul edildiği bu dünyada bu noktayı bulmanın ne faydası olur ki? Duyguları ve hisleri ile hareket edenlerin bu dünyada ikinci sınıf insanlar olarak kabul edildiğini bilmiyor muyum? Tabii ki biliyorum.
''Ama benim öğretmenlerim bana sizlere gerçekten kim olduğunuzu hatırlatmamı istediler. Siz bir insandan çok daha ötesiniz... Çok çok daha öte.... Kalbinizde bulunan kutsal noktadan bilinçli yaratıcılık ile tüm dünyayı yeniden yapılandırmanız mümkün. Eğer bana izin verirseniz bana gösterilenleri ben de size göstereceğim''