Viyana'da genç bir tıp öğrencisi olan isimsiz birinci tekil anlatıcı Schwarzach'ta bir hastanede stajını yaptığı sırada danışman şefi cerrah Strauch'un verdiği olağandışı görevle Weng adlı kasvetli ücra dağ köyüne gönderilir. Görevi cerrah Strauch'un erkek kardeşi ressam Strauch'u klinik açıdan ve gizlice gözlemlemektir. Kendini Henry James'e tutkun bir hukuk öğrencisi olarak tanıtıp kabuğuna çekilmiş ressam Strauch'un monologlarını ve sanrılarını ona dair izlenimlerini düzenli biçimde defterine kaydeder. Ne var ki başlangıçta üstesinden gelebileceğini düşündüğü bu karşılaşmanın belirli bir zaman sonra kendisine hükmetmeye başladığını fark eder.
Bernhard henüz 1963 tarihli günlük biçiminde yazılmış bu ilk romanı DON'da hem yapıtının omurgasını oluşturan ana temaya ulaşır: ayrıksı oluşu nedeniyle çözümsüz ve umutsuz durum; hem de Dil'ini ve Biçim'ini bulur: donmuş taş kesilmiş bir dil ve düşünce dünyasının durmaksızın keskin delici bir biçemle adımlarını büyüterek ilerleyişi.
Bütün eserlerinde insanın ölümcül yalnızlığını betimleyen Bernhard'ın ilk romanı Don keskin bir zekâ ile insan tabiatına sarsılmaz bir bakışın bileşimi.
[DON] en rahatsız edici ve en etkileyici düzyazı eserlerden biri.
Carl Zuckmayer
Bernhard'ın kasvetli monologlara ilişkin olağanüstü yeteneğinin Beckett'ten başka bir rakibi yok ve büyüleyici ilk romanında dört dörtlük olgun bir çehreyle sıçrama yapmış görünüyor.
Publishers Weekly