Deleuze'ün son kitaplarından biri olan Kıvrım onun felsefe tarihi çalışmaları içinde apayrı bir yere sahiptir. Deleuze felsefe tarihçiliğini portre sanatına benzetir; bir filozofun kavramsal portresini yapmaktır önemli olan. Ama Kıvrım kendi rengini bulmuş bir filozofun kitabıdır aynı zamanda. Leibniz'in Barok filozof olarak sonsuza giden kıvrımın filozofu olarak portresi Deleuze'ün olay felsefesinin özgün renkleriyle boyanır.
Kıvrım her yerdedir; ruhta ve bedende organik ve inorganik maddede noktaya değil bükülmeye dayanan matematikte çizgiden değil eğriden yola çıkan fizikte mimarlıkta resimde müzikte çağdaş sanatta... Kıvrımın sonsuz çizgisi yaşamın olay olduğu her yerde yeni tekillikler üreterek farkları çoğaltarak uzayıp gider. Deleuze'ün kitabı Leibniz'in kıvrımlarla dolu peruğundan Leibnizciliğin kapısız penceresiz karanlık odasına yükselirken bu sonsuz çizginin ardından koşmaktadır.
Hakan Yücefer