Sevgi Özel romanında Marmara depremini anlattı. 17 Ağustos 1999'da yaşanan binlerce insanın öldüğü binlercesinin yaralandığı binlercesinin evsiz barksız çocukların anasız babasız kaldığı Marmara depremini bütün dünya "yüzyılın yıkımı" olarak nitelemişti. Yabancı ekipler göçüklerdeki toz bulutu yatışmadan yardıma koşmuş dünyanın öteki ucundan ekmekler soğumadan gelmiş ama Ankara'dan bölgeye sıcak ekmek gidememişti.
Sevgi Özel yaşayanların tanıklığına belgelere dayanarak yazdığı romanda "Yıldızlar mı Suçluydu?" diye soruyor. Deprem sonrası yaşananları değerlendiren Sevgi Özel binlerce insanın ölümünden koskoca bir bölgenin yerle bir olmasından ders almayanların sürekli başkasını suçlamasını tüm olayları eleştirel bir bakışla kurgulayarak yeryüzünde suçlu kalmadığına göre "asıl suçlu yıldızlar mıydı" diye haykırmamızı sağlıyor.
Romanda bu büyük yıkımda yalnız Marmara Bölgesinin değil devlet örgütünün de şiddetli bir sarsıntı geçirdiğini görüyoruz. Yardıma gelen yabancı kurtarma ekiplerinin bürokrasiye takılıp havaalanlarında saatlerce bekletilmesi devletin tepesindeki insanların birbirinden kopuk açıklamaları felç olan iletişim ağı ve yollar en yetkili ağızların olayı "cinayet" diye nitelemesi ve bu cinayetin yeterince sorgulanmaması; 1999'dan sonra her gece saat üçte korkuyla uyananların psikolojik destek alması ya da alamaması; öte yandan ölü soyucuların yaşattığı başka yıkımlar ve her şeye karşın insan olmanın ne anlama geldiğini gösteren çarpıcı örnekler...