Yalnızlıktan duru bu gök yalnızlığımızdan kurumlu
Ufukta seçilen serviler gibi bizden uzakta doğrulan
sayısız ne çok vedalar sayısız kaçırıp soran
Nasıl ayırırız fakat şimşeği gürlemeden;
nasıl nasıl ürpermeden bakarız uçuruma ?
Göz doğrar el savurur damakta durulmaz bir tat;
seslerle kokularla daha da yaban elleri varlığın
"Uruk'un büyük özlemlisi eli boş döndüğü yolculuğundan hikayesini bıraktı geriye. 'Sırların sırrını' görmüştü ama yalnızca hikayesini bıraktı. Onda sonsuz bir gençlik mi ışımakta ki bir çokları gibi ben de derinliğinde bir dünya düşledim. Sonunda bu gençlik ışıltısı kaldı elimde."
Son Kitap'ın şairinden lirik-dramatik bir yazıt:
Yedi yılda tamamlandı.Yedi tepeli belki de temelleri yedi bilge tarafından atılan şehirde.
Gılgamış'tan icazetli ama derin yapıda Odysseia'yla da akraba.Batı'nın ve Doğu'nun kimi büyük anlatılarına ve düşünce geleneklerine eklemlenen zengin bir metinlerarası doku...
Düşünceyle lirizmi hakkıyla dengeleyen bir deyiş yetkinliği..."Sır mı ? O zaten hep 'orada' değil mi ? "