"Ercan Yılmaz şimdi nar'ın ve gül'ün zamanında nar'ını güneşe adadığı ve incirine yemin ettiği mekanında duruyor şiirin.
Şairdir O 'çöl'le akşam gezmelerine' çıkar; 'yaz'la halvet' olur 'pişmanlığı bir altın dağa döndürür'. Şiir budur işte!
Necatigil 'önce mecaz öğrenin!' demişti; Ercan Yılmaz da 'Dil'in benzerlikle çözüldüğü andan söz ediyor: Şiir budur işte!
'Gözü kör eden' düzyazı 'közü kor eden' şiire dönüşüyor O'nda: Şiir budur işte!
Ercan Yılmaz kalbini şiirle akladığı' gibi şiiri de kalbiyle aklıyor. Hiç kuşku yok: Şiir budur işte!
Hilmi Yavuz