Hayatımda önem arz eden hemen hemen herkes oradaydı. Babam annem büyükbabam ve büyükannem oradaydı. Lise ve üniversitedeki yakın arkadaşlarım oradaydı. Eski iş arkadaşlarım kız arkadaşlarım öğretmenlerim ve akıl hocalarım oradaydı. Hepsi de ifadesiz yüzlerle bana bakıyorlardı.Henry onları işaret etti. Bu insanları görüyor musun? Hayatının büyük bir bölümünde onlara ve onlarla birlikte yaşadıklarına bakıp kendine 'Bütün bunları neden yaşadım? Bunların anlamı ne? Ben bu insanlarla birlikte yaşadığım tecrübelerden ne kazandım?' diye sordun.Henry önüme geldi. Bir noktada buna benzer sorular sorduğunu kabul ediyor musun? Arenadaki insanlara baktım ve beklenti içinde bana baktıklarını gördüm.Evet.Henry başını sallayarak onayladı. Şimdi izin ver sana bir soru sorayım. Kendine hiç 'Ben bu insanlar için ne yaptım? Ben onlara ne verdim?' diye sordun mu?Bu sorunun yanıtını biliyor ama dile getirmek istemiyordum.Brendon Burchard Hayatın Altın Bileti'ni geçirdiği dramatik bir araba kazasının ardından yazdı. Bedenini enkaz halindeki metal yığınından çıkardığı an o sıralarda hayatını mahveden duygusal bunalımdan da kurtulduğu andı. İşte bu oydu. Bu o andı. Bu altın bilet hayatta ikinci bir şans ve dünyayı yepyeni gözlerle tecrübe etmek için bir davetti. Şimdi aynı ânı birlikte yaşamak için sizleri de davet ediyor.