1945 Ağustos'u... Hiroşima'da Nagazaki'de atom bombası atılmış... İnsan ölmüş... Dünyanın her yerinde insanlar ağlıyor... Kitaptaki çocuklar bile...ama onlar çocuk! Gözyaşları mahalle aralarında çıplak ayakla oynana maçların heyecanında kuruyup uçuverir. Sezgin'in 1945'li yıllara kadar uzanan çocukluğundan sözcüklere taşınan bu maçlar kimi zaman gazete kağıtlarından kimi zaman bezden toplarla oynanır. Derken bir gün bir "lastik top" gelir ve çocukların şaşkın bakışları arasında hepsinin hayatını değiştiriverir. Lastik Top barışın simgesidir sanki; hoşgörüyü sevgiyi de getirir çocukların yüreklerine... Düşmanlıkla dostluk sorgulanır sevgiyle nefret arasındaki farklılıklar belirlenir; her çocuk bir pay çıkarır kendi yaşamına.