Bu öyküleri ya kendim yaşadım ya da gözlerimle gördüm. İşadamlarının sıradan hayatını süren benim gibi birinin bütün bu serüvenlere katılmış olmasına hayret edeceğinizi biliyorum. Yargıç savcı doktor avukat polis fahişe veya mafya mesleklerinden olmadan öykü kahramanlarımın özel hayat bilgilerine acaba nasıl el koyabildim? Macerayı sevdiğimden ve hayattan korkmadığımdan toplumun bu karanlık bölgelerinde olup bitenlere tanık oldum ve kanunlarla kuralların sınırında dolaşanlarla dostluk kurabildim. Bazen de gizli hayatların ve ölümün esrarını çözebildim. Siz de gözlerinizi yummaz ve kulaklarınızı tıkamazsanız Vahşet'in gizlenmeye hiç gerek duymadan her tarafınızı sarmış olduğunu fark edersiniz. En lezzetli aşk şehvet ve şefkat yemeklerinin bile şiddet ateşinde pişirildiğini siz de göreceksiniz.
İsmini hatırlayamadığım bir yazarın dediği gibi "Bunlar gerçek öykülerdir çünkü en küçük ayrıntısına kadar hepsini baştan sona ben uydurdum."