Türk milliyetçiliği düşüncesinin ortaya çıktığı ve entelektüel bir derinliğe kavuştuğu geçen yüzyılın başından bu yana neler değişti? Özellikle toğlumsal dönüşümler ve teknolojik gelişmelerin ortaya çıkardığı yeni şartların milliyetçi düşünceye tesirleri ve katkıları neler oldu? Çöken büyük bir .mparatorluğun külleri arasında boy vermiş ve yeni bir varoluş ifadesini formüle etmeye çalışmış olan Türk milliyetçiliğinin 21. yüzyılın başında söyleyecek yeni bir sözü olması gerekmez mi? Eğer gerekirse bu söz ne olmalı?
İşte elinizdeki kitap bütün bu sorulara cevap ararken Türkiye'yi bir 21. yüzyıl gücü haline getirmek bakımından milliyetçiliği "motor gücü" olarak görüyor ve bu zeminde aydın ve akademisyenlerin bu ufka açılan pencerelerini sizinle paylaşıyor.