İslam'ın ilk dört yüzyılının siyasal sosyal iktisadi kültürel ve fikri açıdan geniş kapsamlı ve dikkatli bir analizden geçirilmesi gerekiyor. Bu özel ihtimamın nedeni İslam medeniyetine damgasını vurmuş genel özelliklerin akımların bu dönemde ortaya çıkmış ve netleşmiş olmasıdır. Eğer İslam tarihi bu merkezi merhalesinde sağlam bir analize tabi tutulursa bundan sonraki aşamaların problemlerini perdeleyen müteahhir imgeler de çökecektir. Böylece de kültürün kendini yeniden üretebilmesine de kapı aralanmış olacaktır.
Duri'nin elinizdeki çalışması İslam tarihinin ilk döneminin açıklamasını yorumunu yapma iddiasındaki üç önemli çalışmadan birisidir. Duri bu konuyla ilgili ilk makalesini yazdığı zaman batıda Van Vloten ve Wellhausen'in açıklama tarzları geçerliydi ve İslam dünyasını da etkilemişti. Duri'nin tezi kitapta da görüleceği gibi temelde İslami akım ile kabilevi akım diye tanımladığı iki akımın çatışmasına dayanmaktadır. Duri'ye göre İslam'ın ilk dönemindeki değişim ve dönüşümlerin motoru eski sosyo-kültürel yapıyı temsil eden kabilevi akımla yeni yönelişi ilkeleri ve mefhumları temsil eden İslami akım arasındaki çatışmaydı.