Adalet Ağaoğlu'nun en önemli romanı olarak düşündüğüm Hayır...'ı okuma uğraşlarım sonunda pek sık rastlanmayacak bir okuma tutkusuna böyle yol açtı. Bir Hayır... Çözümlemesinin derinliğinde denetimini yitiren okuma serüveninin başlangıcında bu tutku vardı. Hayır... Popüler alanların kıyısına uğramamış böyle bir sorunu kendi yaşam alanına sokmamış bir roman olarak verilmiş değerlerin de tamamıyla dışında kalabilmişti.
(...)
Hayır...'ın bütün öbür olumlu özelliklerinin yanı sıra yazınsal Türkçe'nin çağcıl baş yapıtlarından biri olduğunu da düşünüyorum.