İnsan kendisinin ve kâinatın manasını öğrenmek istemiş yaratılışın sırrını çözmeye çalışmıştır.
İnsanlık önünde bu vadide iki yol açılmış ve günümüze kadar süregelmiştir.
Birisi semavî dinlerin bu kâinat ve özellikle insanın mahiyeti hakkında beyanları ile bunları teyit ve tasvip yönünde ileri sürülmüş fikirlerdir. Diğeri ise çoğu zaman bir görüşü tekzibe yönelik tamamen mekanistik ve materyalist bir felsefenin hâkim olduğu bir düşüncedir. Kâinat ve içindeki varlıklarla alakalı insanlık tarihi boyunca ileri sürülmüş fikir ve düşünceler yukarıda ifade edilen iki temel görüş etrafında cereyan etmiş olmakla beraber zaman zaman bu farklı iki kanaati uzlaştıran felsefi ekoller gelişmiştir.
Bu kitapta okuyucunun isabetli karar verebilmesine yönelik büyük çaba gösterildi. Ele alınan her konunun ardından o konuyla ilgili hatalı ve aksak yönler belirtilmeye çalışıldi. Farklı evrim görüşleri yanında ana hatlarıyla yaratılış düşüncesine yer verildi. Hemen bütün ifadelerin ilgili sahadaki literatürlerle desteklenmesine özen gösterildi.