Moğol İmparatorluğu bir dünya imparatorluğudur. Yani doğu-batı boylamları arasında otuz üç milyon km²'lik coğrafi gerçeklik olmasının ötesinde bir anlamı vardır. Bu anlam imparatorluğun 'Doğu' ve 'Batı' arasında tek ya da çok tanrılı onlarca dini farklı kültürleri ve yüzlerce milleti bünyesinde barındıran siyasal bir gerçeklik olmasında gizlidir ve sıra dışı ya da hâlâ anlaşılamayan bir eş zamanlılığa işaret eder. Moğol İmparatorluğu kimin gerçekliği kimin geçmişidir? Soruyu Orta Asya bozkırlarındaki Moğol Türk Tatar ve başka göçebe milletlerin gerçekliğidir şeklinde cevaplandırmak elbette mümkündür. Bununla birlikte; Çin Hindistan İran Rusya ve Avrupa tarihinin de ayrılmaz bir parçasıdır. Örneğin Ortaçağ Avrupası'ndaki zihniyetleri ekonomik-siyasi yapıdaki sistemsel gelişmeleri/ değişmeleri Moğol İmparatorluğu hakkında bilgi sahibi olmadan anlamak pek de mümkün değildir. Nitekim bu merak geçmişte olduğu gibi bugün de birçok batılı araştırmacıyı Moğol Tarihi hakkında araştırmalarda bulunmaya sevk etmektedir. Öyle ki 'kendi' milleti için tabu olan ve kutsal sayıldığı için rahatsız edilmemesi gereken Cengiz Han'ın mezarının bulunduğu Burhan Haldun (Kentei) Dağları 1990'lı yılların başından beri batılı araştırma ekipleri tarafından onlarca kez kazılmıştır. Bu olsa olsa batılı adamın merakıdır. Cengiz Han'ın ölü bedeni üzerine yüzyıllar içinde türetilmiş olan tabuyu pozitif aklın ve bilimin çarmıhına germe histerisidir. Şöyle yazar anonim eser Moğolların Gizli Tarihi'nde:
'Domuz yılında Cengiz Han göğe yükseldi'
Bugün hırslı ve meraklı kazı ekipleri modern alet ve teknikleri ile Cengiz Han'ı gökten alıp yere indirme çabası içindedirler...