Bugün hükümet dışı örgütler eskisine nazaran güçlerinin daha çok farkına varmış hareket ve eylem yetenekleri daha yüksek ve daha büyük kitlelere hitap eden kuruluşlar olarak karşımızda durmaktadır. Devletler dünya çapında çeşitli sorunlarla mücadele etmede yetersiz kaldıkça farklı sınırlar içinde yaşayan insanlar ortak kaygıları ve çıkarları paylaştıkça bu örgütlerinde her geçen gün gelişmesi ve etkinleşmesi kaçınılmaz olacaktır.
.
Amerikalı "Workshop" uzmanları gelmişler bu övünçlü Türklerin ülkesinde raporlarında belirtikleri gibi; "Yönetim yetkisini merkezden uzaklaştırmak amacıyla belediyelere otonomi kazandırmak" için yasa tasarısı hazırlıyorlar. Bu işin içerideki gerekçesine bakarsak "Belediyelere yardım demek demokrasiyi güçlendirmek demektir" diye bir yanıt hazırdır. Ne var ki "Belediyeleri güçlendirmek' ABD'nin Cumhuriyetçi Partisi'ni neden ilgilendirir ve ABD neden bu işler için para ve eleman verir? Amerika'da gettolar temizlendi toplumsal uçurumlar kapatıldı mı?" diye soran yoktur. Sorulmasa da Amerikan muhafazakârlarının ve Cumhuriyetçi Parti'nin örgütü IRI'nin raporlarındaki yanıtı açıktır:
...
"IRI'nin rehberliğinde yerel yönetimler - Ankara'daki merkezi hükümet ('devlet' değil)- şimdi kendi yollarında yürümek üzere daha fazla otoriteye sahiptirler" Yerel yönetimlerin ABD'nin siyasal partisinin öncülüğünde yürüdüğünü belirten aynı raporda bir başka kuruluşla birlikte Türk siyasi partiler yasasında değişiklik tasarısı hazırlandığı açıklanıyor. İş bununla da kalmıyor bu hazırlıkların partilerle yakın ilişkiler kurularak sürdürüldüğü partilerin içinde 'reformcu eylemciler' yetiştirildiği belirtiliyor.
....
Üstelik bu ülkeye öyle bir demokrasi eğitimi verildiği belirtiliyor ki "laiklik dışı partilerin ve etnik tabanlı partilerin temsil edilmeleri"nin sağlanacağı özenle vurgulanıyor. IRI'nin 2000 yılı programına Türkiye gençliğinin ve kadın örgütlerinin desteklenmesi projesi de alınmış. Yeni dünya düzenini kavramış moda deyimiyle "vizyon sahibi" ve proje yapmasını bilen genç kadrolar yetiştirilecektir. IRI raporlarındaki şu sözler hiçbir kuşkuya yer vermeden seçim özgürlüğümüzün temellerinin nasıl bellendiğini gösteriyor:
Demokratik toplumların vazgeçilmez bir unsuru olan baskı gruplarının temel amacı siyasi mekanizmayı kendi amaçları doğrultusunda etkileyebilmektir. Ancak bunun yanında baskı grupları toplumun bilinçlendirilmesinden devlet görevlilerinin işlerinin denetlenmesine kadar pek çok konu üzerinde de çalışmalarını sürdürmektedir. Baskı gruplarının yalnızca çıkarları uğruna yasa hazırlanması kabul edilmesi veya değiştirilmesi konularında faaliyet gösteren türü ise Lobilerdir. Bu bağlamda lobiler baskı gruplarının siyasi mekanizmayı (özellikle yasama alanında ) etkileyebilmek için oluşturdukları gruplardır.