Hitit yazılı belgelerinin arasında şimdiye dek bugün anladığımız anlamda bir yemek tarifi metnine rastlanmamıştır. Bu nedenle 'Hitit Mutfağı' adıyla bir kitap yazmak şimdilik olası gözükmemektedir. Ancak bu demek değildir ki Hititler yazılı belgeleri aracılığıyla bize yedikleri içtikleri maddeler hakkında bilgi bırakmadılar. Bazı metinlerde geçen ifadeler en azından bazı yiyeceklerin adı olarak yorumlanacak kadar açıktır. İşte bu ifadeler deneysel bir çalışmaya veri sağlayacak niteliktedir.
Bu kitap hazırlanırken üç temel noktadan hareket edildiği söylenebilir. Bunlardan birincisi Hitit metinlerinde geçen yemek ve ekmek adları ile kazılarda ortaya çıkarılan maddi veriler. İkincisi çevre köyler gezilerek elde edilen etnoarkeolojik veriler ve üçüncüsü de gastronomi bilgilerinin bu iki veriden yola çıkılarak deneysel çalışmalara uygulanması ve bazı tariflerin ortaya çıkarılmasıdır. Ancak sonuçlar deneysel olacağı ve asla gerçek yemeklerin nasıl olduğunu bir Hititli kulağımıza fısıldayamayacağı için bu çalışmanın adı 'Deneysel Bir Arkeoloji Çalışması Olarak Hitit Mutfağı' olmak zorundadır.
Deneysel arkeolojinin yeme-içme alanındaki bu uygulaması Türkiye'de yapılan sayılı çalışmalarından biridir. Kitap içindeki tarifleri deneyecek olanların tariflere bu gözle bakmalarını diler; bu çalışmanın ardında yaklaşık 3.500 yılın unutulmuşluğunun bulunduğunun fark edilmesini ve bu unutulmuşluğun içinden tekrar gün ışığına çıkarken bilim insanlarının verdiği emeğin anlaşılmasının tariften üretilecek yemeği yerken alınacak zevki artıracağını umarız...