"Yılmaz Uçar deyince bir yumak heyecan gelir aklıma.Çünkü tepeden tırnağa heyecandır.Yılmaz.
Konuşmaları ilişkileri doğal olarak sanatsal üretileri de heyecanla yüklüdür.Anlatmak istedipğini öz olarak ironi katarak ve temiz bir Türkçeyle dile getiren Uçar'ın öykülerini bu nedenle büyük bir kesimin severek okuyacağına inanıyorum."
Güngör Gençay
"Yazar kaleminin ucuyla sözcüklerle çevresinde yaşıyanların fotoğrafını çekmiş.Öykülerini birkaç kareye sığdırmış.Kişilerin acılarını kıvançlarını umutlarını yapay süslemelerden uzak açık yüreklilikle anlatmıştır.Böylece belgesel niteliği de taşıyan yapıtını tüm okulara önerir Yılmaz Uçar'ı Kutlarım.
Yılmaz Çongar
"Gittikçe yaygınlaştırılan kapalı oda öyküleri birey bunalımları Yımaz Uçar'ın öykülerine uzak.Toplumsal kimliği hep önde tutan sanatını toplumdan üretme anlayışı öykülerin içselleştirmesini kolaylaştırıyor.Yaşamla olan birliktelik öykünün oluşmunu da belirliyor zaten.Yaşadığını yaşanılanı ve yaşanılacağı saptamak öykünün kurgulanmasını kolaylaştırır doğallıkla.Bu noktayı içselleştirdiği için de yaratma süreci toplumcu gerçekçi bir yatakta akıyor.Yaşamdan kopmadıkça insana dönük yüzümüz aydınlık olacaktır.Yılmaz Uçar'ın öyküleri de aydınlık insan yüzlerine çağırıyor okurlarını."
H.Hüseyin Yalvaç